31 Ağustos 2007 Cuma

Türküleri İncitmeyeceğiz


Bir katliamın, bir kentin adıyla anılması ne garip!
O kent ki, bağrındaki Banaz Yaylası’nda Pir Sultan’ı ağırlamıştı...

Bize göre Sivas Katliamı bir ‘Çağ Yangını’ydı ve orda tutuşturulmaya çalışılan bedenler değil, türkülerdi aslında... Çünkü ‘tehlikeli’(!) olan buydu… Çünkü türkülerin nehir gibi, hiç kurumadan, bir çağdan ötekine akıp duracağını biliyordu bu kapkara yüzler!

Ahmet Abi, Türkü Katliamını içeren bir Yusuf Hayaloğlu şiirinde;
..Bizim türkülerimizi rüzgar söyler her gece
Ay vurdukça parıldar
Gün vurdukça ışıldar
Türküler Gökyüzüdür…
” demişti.

Bir başka deyimle;
"Banaz Yaylası" değil artık orası, ‘Bağnaz Yaylası’!

Biz, bu adı red’den, adalet duygusunu yitiren bir sistemi elbette değiştirmekten yanayız. İşimiz zor olsa da biz, Banaz Yaylası’nı Bağnazlara teslim etmemekten yanayız… Bazı dönemler bilincimizde volkanları söndürmek zorunda kalsak da, tarih ‘bize rağmen’ doğru yazılacaktır.

Bağnazlara son söz;
İnanıyoruz ki zor olan, bu dünyada mahşerle yüzleşmektir!
Ve biz sizi kendi mahşerinizin irkiltici günahıyla baş başa bırakmak zorundayız!

Onur adına muhalefet edenler vardı bu yangında! Ve türkülere sığınanlar… Onların yürek yaralarını sağaltacak olan tek deva bizlerin elinde…

İnsaf ve imanla bağdaşmayan tüm fetvalara karşı çıkmak insan olarak boynumuzun borcudur!

Can’lar insanlığın kanlı tarihine yazıldılar ama, ‘Hızır Paşa’nın zulmüne karşılık bizim de bir ‘AH’ımız olacak!

TÜRKÜLERİ İNCİTMEYECEĞİZ!
GAM MÜZİK

Hiç yorum yok: